NİHAN AKIN – “DUY
BENİ”
2006’dan bu yana iki albüme ve gerek solo gerekse kolektif
işlerle çok sayıda tekliye imza atmış Nihan Akın GNL etiketiyle yayımlanan yeni
teklisinde söz ve müziği kendisine, düzenlemesi Suat Aydoğan’a ait “Duy Beni”
adlı şarkıyla çıktı karşımıza. Müziğin eğitimini alarak işe başlayan, yıllardır
sahada da epeyce deneyim edinen Akın, iyi bir ses, iyi bir şarkıcı ama tabii ki
tüm bunlar adından söz ettirmek için yeterli olmuyor günümüzde. Nitekim o da
oyunu kuralına göre oynamış ve çok ticari bir “yazlık” şarkı yapmış.
Birkaç yerde onun için “dişi Tarkan” benzetmesi yapıldığını
okudum. Hangi “PR”cının fikri bilmiyorum ama pek parlak bir fikir olduğu
söylenemez. Zira konunun Tarkan’la hiç alakası yok. Kolay dile dolanacak,
radyolar filan çok sevecek bu şarkıyı, Nihan Akın’ın daha fazla tanınmasına
katkı da sağlayacak muhakkak. Ancak bu kadar “kim söylese yürüyecek” bir
şarkıyı Nihan Akın söylediği için farklı kılacak bir şey eksik. Onun ne
olduğunu çözemedim. Ama en azından onun kendi kuşağındaki diğer isimlerden
farklı bir şekilde akılda kalmasını sağlayacak farklı bir imaj bile hiç yoktan işe
yarardı sanki.
TUĞBA YURT – “YİNE
SEV YİNE”
Kendi kuşağının en iyi şarkıcılarından biri Tuğba Yurt.
Bulunduğu yere gelebilmek için epeyce yol kat etti, adım adım ilerledi. Bir
önceki teklisi “İnceden İnceden” epeyce ses getirmişti. Yeni teklisi “Yine Sev
Yine” de benzer bir formülle kotarılmış. Piyasanın ve günün pop dinleyicisinin
sevdiği türden şarkılar bunlar. Kurgusu, melodik yapısı filan çok bildik, çok
hesaplı kitaplı. Bu bakımdan tıpkı “İnceden İnceden” gibi “Yine Sev Yine”nin de
beni çok heyecanlandırdığını söyleyemem. Buna karşın bu şarkının da belki bir
başka şarkıcıda o kadar da dikkat çekmeyebilecekken Tuğba Yurt’un sesi ve
şarkıcılığı ile parladığı rahatlıkla söylenebilir. Duygusu, vurgusu,
kelimelerin içini dolduruşu ile Tuğba Yurt şarkıyı alıp götürüyor.
Her ne kadar zamanın ruhu popüler müzikte geçerli olanı bu
ve benzeri şarkılar kılsa da Tuğba Yurt umarım hazırlamakta olduğu albümde en
azından birkaç tane de olsa daha derinlikli ve incelikli şarkıya da yer verir.
SERKAN FERAT –
“MANZARA”
Ta 2015’de Serkan Ferat’ın “Manzara” adlı şarkısının “demo”
versiyonunu dinlemiş ve “mutlaka dinlemelisiniz” diye yazmıştım. Geçtiğimiz
günlerde bu şahane şarkı nihayet resmi bir tekli olarak yayımlandı. Kreş
grubunun solisti idi Serkan Ferat ve grup iki albüm yayımladıktan sonra
dağılmıştı. O zamandan bu zamana Serkan yoluna tek başına devam ediyor. Hem
YouTube’da hem de sahnede sürdürdüğü “Birebir” projesi, “Bir Otel Odası
Günlüğü” üçlemesi gibi bireysel ve bağımsız çalışmalarla kendi kitlesini
yaratan Ferat, söz, müzik ve düzenlemesi kendisine ait olan “Manzara”yı da
dijital platformlarda kendi hesabına yayımlamış.
Bu yolu tercih eden ve sektörün kartellerine bir anlamda
meydan okuyan müzisyenler giderek çoğalıyor. Müziğin özgürleşmesi adına
sevindirici bu gelişme ne yazık ki bugünün şartlarında henüz yeterince işlerlik
kazanmış değil. “Manzara” ilk duyduğumdan bu yana çok sevdiğim, bu profesyonel
kaydına da bayıldığım, gerçekten iyi bir şarkı ama Serkan Ferat’ın kendi
YouTube kanalından servis ettiği klip ana akım bir video müzik kanalındaki en
çer çöp şarkıdan bile daha az sayıda tık almış. Varsın olsun, siz tık sayısına
filan takılmayın; “Manzara”yı mutlaka dinleyin. Emin olsun, seveceksiniz.
ÖZGÜN – “HAYALET”
Bakmayın siz adının “Hayalet” olduğuna, uzun zamandır bu
kadar iç açıcı, ferah bir pop şarkısı dinlememiştim. Bizim buralarda pop müzik
dediğimiz şey fazla mı arabeske bulaştı nedir, pek eğlendirmez oldu eskisi gibi.
Söz ve müziği Ozan Güneysu, düzenlemesi Selim Öztürk imzası
taşıyan “Hayalet”, Özgün’ün Avrupa Müzik etiketiyle yayımlanan yeni şarkısı.
Akdenizli bir şarkı “Hayalet”. Püfür püfür yaz esintili, güneşli, aydınlık bir
şarkı. İçinde ‘70’lerde var, ‘90’larda… Özgün’ün süregelen tutarlı ve kendinden
emin çizgisine cuk oturmuş. Ben çok sevdim.
PİİZ –
“ZEHİR”
2003 yılında Eskişehir’de kurulan Piiz on beşinci yılını bir
tekliyle kutluyor. Emir Yaşar, Doğa Usta, Ahmet Çilingir, Muzaffer Doğan ve
Mehmet Dudarık’tan kurulu Piiz’in yeni teklisi “Zehir”, geçtiğimiz günlerde
Arpej Müzik etiketiyle yayımlandı.
On beş yıllık bir grup olsa da henüz sadece iki albüm ve bir
tekli yayımlamış, buna karşın sürekli sahnede olan, elemanlarının sadece
müzikle hayatlarını geçindirdikleri bir grup Piiz. Grubun ilk kadrosu zaman
içerisinde değişirken, müzikleri de bu değişimden nasibini almış. İlk albümde
daha sert bir “sound” hakimken, 2016 yılında yayımlanan ikinci albümde daha
melodik ve pop-“rock” çizgide şarkılar vardı. Nitekim bu yeni şarkı “Zehir” de
o çizgide.
Piiz daha önceki kliplerinde de izlediği yoldan devam
ederek, grup elemanlarının görünmediği, oyuncuların rol aldığı, kısa film
tadında dramatik bir kliple servis etmiş “Zehir”i. Şarkı zaten dramatik; klip
bu etkiyi ikiye katlayacak türden.
Türkçe pop-“rock” kategorisinde alaturka esintili melodik ve
hüzünlü şarkıları seviyorsanız bu şarkıyı sevmemeniz için bir neden yok. Zira
Piiz işini iyi yapan gruplardan.,
Yavuz Hakan Tok / Hayat Müzik/ Haziran/2018
0 yorum Yeni Yorum Yap